T.C.
YARGITAY
17. HUKUK DAİRESİ
E. 2016/270
K. 2016/1398
T. 9.2.2016
DAVA : 12-…13-…
14-…
İHBAR OLUNAN : ….
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı … şirketi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
KARAR : Davacı … şirketi vekili; dava dışı…’nin müvekkili nezdinde ticari paket sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, 09.03.2012 tarihinde, sigortalı işyerine ait deponun tavan yüzeyinden geçen pis su giderinin dirsek kısmından çıkması sonucu akan suların depoda bulunan emtialara sirayet ederek hasara neden olduğunu, hasar sebebiyle müvekkilinin sigortalısına 9.276 TL
ödediğini ve davalıdan tahsili için…. Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalıların itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek, vaki itirazın iptali ile takibin devamına, asıl alacağın %20’sinden az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalılar vekili; davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece; pis su giderlerinin dirsek kısımlarının zamanla açılması veya çıkması sonucu su sızıntısına sebep olmasının beklenebilir bir durum olduğu, dava dışı sigortalı… Mobilyanın apartmanın pis su giderlerinin bulunduğu bodrum katını kiralayarak depo olarak kullanmakla bu riski göze aldığı, davacının sigortalısının dirseklerdeki çıkma belirtilerini ve sızıntıları fark edip dirsekleri veya bilezikleri değiştirmesi gerektiği ancak davacı şirket sigortalısının gerekli özeni göstermeyerek su giderindeki akıntının meydana gelmesine ve zararın oluşmasına sebep olduğu bu sebeple hasardan tamamen kendisinin sorumlu olduğu, olayda davalı kat maliklerinin her hangi bir kusur ve sorumluluğunun bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı … şirketi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, işyeri sigorta poliçesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir.
Bina malikinin sorumluluğu 818 Sayılı BK.’nun 58.(6098 Sayılı TBK. madde 69) maddesine, kat maliklerinin ortak tesislerden sorumluluğu ise bu genel hüküm ile birlikte Kat Mülkiyeti Kanununun 20. maddesine dayanmaktadır.
BK.’nun 58. madde (6098 Sayılı TBK. madde 69) hükmü uyarınca, bir binanın veya diğer yapı eserlerinin maliki, bunların yapımındaki bozukluklardan veya bakımındaki eksikliklerden doğan zararı gidermekle yükümlüdür. Bu maddedeki sorumluluk, objektif özen yükümlülüğüne aykırılıktan doğan ağırlaştırılmış bir kusursuz sorumluluk halidir. Diğer yandan özel hukuk sorumluluğu bakımından her zaman kusur (kast veya ihmal) unsurlarının bulunması zorunlu değildir. Bu gibi hallerde, zararın, hukuka aykırı bir davranıştan doğması yani objektif koşulun gerçekleşmesi yeterli olup, ayrıca subjektif koşula yani kusura ihtiyaç yoktur. Özellikle kusursuz sorumluluk hallerinde durum böyledir. Zarar, ihmalden de kaynaklanabilir ve ihmali bulunanlar da zarardan sorumlu olur.
Kat Mülkiyeti Kanununun 20/1-b maddesine göre “Ana gayrimenkulün sigorta primlerine ve bütün ortak yerlerin bakım, koruma ve onarım giderleri ile yönetici aylığı gibi diğer giderlere ve ortak tesislerin işletme giderlerine ve giderler için toplanacak avansa kendi arsa payı oranında katılmakla yükümlüdür.”Yukarıdaki açıklamalar ışığında somut olaya bakılacak olursa; hasara neden olan olayın meydana geldiği 09.03.2012 tarihinde yapılan ekspertiz incelemesinde, sigortalıya ait riziko adresindeki deponun tavan yüzeyinden geçen pis su giderinin dirsek kısmından çıkması sonucu akan suların depoda bulunan emtialara sirayet ettiği ve hasara neden olduğunun belirlendiği; mahkemece icra edilen keşif sonrası inşaat mühendisi bilirkişi tarafından düzenlenen raporda; “… keşifte yaptığımız incelemeler ve ekspertiz fotoğraflarının incelenmesi neticesinde; sigortalı tarafından kullanılan bodrum kat tavan bölümünden apartmanın mutfak pis su giderlerinin bağlandığı ortak pis su tesisatının geçtiği, hasarın ortak tesisattan kaynaklandığı, sigortalının kiracısı olduğu ve depo olarak kullandığı bodrum katın tavan yüzeyinden geçen pis su giderinin dirsek kısmından çıkması sonucu akan suların depoda bulunan mobilya emtiasına sirayet etmesi sonucu hasarın meydana geldiği” tespitinin yapıldığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, hasara neden olan su sızıntısının ortak tesisattan kaynaklandığı sabit olduğuna göre, davalı kat maliklerinin hasardan sorumlu olduğu göz ardı edilerek, hatalı değerlendirme sonucu davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan sebeplerle davacı … şirketi vekilinin temyiz itirazının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istenmesi halinde temyiz eden davacı … şirketine iadesine, 09.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.