Hafta İçi : 09:00-18:00
·

Hukukumuzda alacağı teminat altına almak adına birçok yol bulunmaktadır. Bu yollardan biri de rehindir. Rehin, taşınır ve taşınmaz rehni olarak iki kategori altında toplanmaktadır. Yine, taşınır rehni de teslimli ve teslimsiz olarak iki başlık altına ayrılmaktadır. Bu yazımızın konusunu teslimsiz taşınır rehni oluşturmaktadır. Bir başka deyişle bu yazımızın konusunu 20.10.2016 tarih 6750 sayılı Ticari İşlemlerde Taşınır Rehni Kanunu ve 31.12.2016 tarihinde Resmî Gazetede yayımlanan Rehinli Taşınır Sicili Yönetmeliği oluşturmaktadır. 

KANUNUN GEREKÇESİ 

Ülkelerin ekonomilerinin başarıları yapılan girişimlerin sayılarınca ölçülmektedir. Bir girişimci, ilk olarak girişim fikrini belirler. Devamında belirlediği bu fikri sermayesi ve emeği ile faaliyete geçirir ve ortaya bir girişim çıkar. Bu girişim, zamanla başlangıçta belirlenen sermayesini tüketir ve kendi ürettiği sermayeyi kullanmaya başlar. Bu noktada artık bir girişimden söz etmek mümkün değildir. Girişim yerini Küçük ve Orta Ölçekli İşletmelere kısaca KOBİ’lere bırakmaktadır. 

KOBİ’ler genellikle ürettikleri sermaye ile faaliyetlerinin devamını sağlarlar. Ancak büyümek ve şirketleşmek için yeterli sermayeyi ticari faaliyetlerinin devamında elde edemezler. KOBİ’ler faaliyetlerini büyütmek ve geliştirmek için sermayeye ihtiyaç duyarlar. Bu noktada KOBİ’lerin finansman ihtiyaçları doğar. İşte Ticari İşlemlerde Taşınır Rehni Kanunu bu amaca hizmet amacıyla düzenlenmiştir. Ticari İşlemlerde Taşınır Rehni Kanunu temelde iki büyük amaca hizmet etmektedir. 

Bu amaçlardan birincisi, rehin karşılığı kredi verebilecek kişilerin sayısını genişletmektir. Önceleri KOBİ’ler finansman ihtiyacını bankalar aracılığıyla gidermekteydi. Bu kanun sayesinde rehnin tarafları genişletilmiştir. Yürürlüğe girdiği tarihten itibaren Kredi kuruluşları ile tacir, esnaf, çiftçi, üretici örgütü, serbest meslek erbabı gerçek ve tüzel kişiler arasında; Tacir ve/veya esnaflar arasında, yapılır hale gelmektedir. 

Bu amaçlardan ikincisi, teslim şartının aranmamasıdır. Yani KOBİ’ler herhangi bir taşınırı teslimsiz, bir yandan kullanarak diğer yandan rehin verme hakkını bu kanun sayesinde kazanmaktadır. Bir örnekle bu durumu izah edebiliriz.  

Tacir ve Simitçi (A), uzun yıllar yaptığı birikimler sonunda kendisine bir minivan almıştır. Ancak olacak iş ki, minivan haricinde herhangi bir malvarlığı/sermayesi bulunmamaktadır. (A) aracı için yakıt almak, fırıncıdan toplu olarak simit almak ve işler rayına girene kadar kendi geçimini temin etmek adına bir finansman arayışı içine girer. (A), çok sevdiği arkadaşı (B)’nin yanına gider ve kendisi için gerekli finansmanı sağlayıp sağlayamayacağını sorar. (B), kendisine finansman sağlayabileceğini ancak en yakın arkadaşı tarafından dolandırıldığını bu nedenle kimseye güvenmediğini söyler. Ancak kendisine rehin verirse, finansman sağlayabileceğini söyler. (A) bu teklifi değerlendirirken bir yandan da başka alternatifleri düşünür. (A), (X) Bankasının yolunu tutar ve finansman kullanmak istediğini belirtir. Fakat (X) Bankası, FİNDEKS raporları doğrultusunda kendisine finansman sağlayamayacağını belirtir. (A), çaresiz bir şekilde arkadaşı (B)’nin yanına gider. (B) teklifini yineler ve minivan aracı rehin olarak verirse, finansman sağlayabileceğini söyler. Türk Medeni Kanun’a göre, rehinde zilyetliğin devri şartı aranmaktadır. Bir başka deyişle (A), aracını (B)’ye teslim etmek zorundadır. 

İşte, Ticari İşlemlerde Taşınır Rehni Kanunu tam bu noktada devreye girer. (B), (A)’nın aracına teslimsiz rehin koyabilmektedir. Ayrıca (X) Bankasından olumsuz yanıt alan (A), tacir arkadaşı (B)’den teslimsiz rehinle finansman sağlayabilmektedir. 

KAPSAM  

Kanunda üzerinde rehin hakkı kurulabilecek varlıklar sınırlı olarak sayılmış olup bunlar sırasıyla; 

  1. Ticari plaka ve ticari hat, 
  2. Ticari proje, Alacaklar, 
  3. Çok yıllık ürün veren ağaçlar, 
  4. Fikri ve sınai mülkiyete konu haklar, 
  5. Hammadde, 
  6. Hayvan, 
  7. Her türlü kazanç ve iratlar, 
  8. Başkaca bir sicile kaydı öngörülmeyen ve idari izin belgesi niteliğinde olmayan her türlü lisans ve ruhsatlar, 
  9. Kira gelirleri, 
  10. Kiracılık hakkı, 
  11. Makine ve teçhizat, araç, ekipman, alet, iş makineleri, elektronik haberleşme cihazları dahil her türlü elektronik cihaz gibi menkul işletme tesisatı, 
  12. Sarf malzemesi, 
  13. Stoklar, 
  14. Tarımsal ürün, 
  15. Ticaret unvanı ve/veya işletme adı, 
  16. Ticari işletme veya esnaf işletmesi, 
  17. Ticari Proje, 
  18. Vagon, 

Yukarıda sayılanlardan üçüncü kişiler zilyetliğindeki taşınır varlık, hak ve paylı mülkiyet haklarıdır. 

Ticari işletmelerin mevcut veya müstakbel taşınır varlıkları üzerinde rehin hakkı kurulabileceği gibi, bu varlıkların getirileri üzerinde de rehin hakkı kurulabilmesi mümkündür. 

Böylece mülga olan Ticari İşletme Rehni Kanunu’nun sınırlı rehin kapsamından farklı olarak, bir ticari işletmenin her türlü taşınır varlığı ve alacak hakkını rehin ederek finansman sağlaması imkânı getirilmiş olmaktadır. 

 REHİN SÖZLEŞMESİNİN TARAFLARI 

Yukarıda da belirttiğimiz üzere rehin sözleşmesinin tarafları aşağıdaki kişiler olabilir. 

  • Bir kredi kuruluşu ile tacir, esnaf, çiftçi, üretici örgütü, serbest meslek erbabı gerçek ve tüzel kişiler arasında, 
  • Tacir ve esnafların (Örneğimizden de hatırlanacağı üzere) faaliyetlerini karşılıklı destekleyebilmelerine yönelik bir imkân oluşturmak amacıyla, doğrudan tacir ve/veya esnaflar arasında da yapılabilecektir. 

 REHİN SÖZLEŞMESİNİN UNSURLARI 

Taraflarına ilişkin olarak; 

  1. Ticari işletme ise, ticaret ünvanı, MERSİS numarası, temsil ve ilzama yetkili temsilcinin adı, soyadı ve imzası 
  1. Gerçek kişi/Esnaf ise, Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası, adı, soyadı ve imzası 
  1. Üretici Örgütü ise, üretici örgütü belge numarası ile temsil ve ilzama yetkili temsilcinin adı, soyadı ve imzası 
  1. Çiftçi ise, Çiftçi Kayıt Sistemi numarası, Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası, adı, soyadı ve imzası 

Bilgilerini sağlamalıdır. 

Bunun yanında, borcun miktarı (Belirli değilse ne miktar için güvence teşkil ettiği), borcun konusu, ödenecek para cinsi ve rehnin azami miktarı belirtilmelidir. Ayrıca rehne konu varlık ve ayırt edici özelliklerini belirten şasi numarası, seri numarası, belge seri numarası, markası, rengi ve üretim yılı belirtilmelidir. 

Belirtmekte fayda var ki, rehne konu taşınır varlığın alt veya art rehne konu edilmesi ile rehin verenin rehne konu taşınır varlık üzerindeki tasarruf yetkisini kısıtlayan kayıtlar geçersizdir. (Örneğin kullanma hakkının kısıtlanması. Kanunun amacına aykırı olup geçersizdir.) 

REHİN SÖZLEŞMESİNİN TESCİLİ 

Rehin sözleşmesi yapıldıktan sonra üçüncü kişilere karşı hüküm ifade edebilmesi ve rehin hakkının tesis edilebilmesi için rehin sözleşmesinin ilgili mevzuat hükümlerince kurulacak olan ve yukarıda bahsedilen Rehinli Taşınır Sicili’ne tescil edilmesi gerekmektedir. Rehinli taşınır varlığın veya alacağın devri halinde, rehin veren, söz konusu devri sicile tescil ettirmekle yükümlüdür.  

DERECE SİSTEMİ 

Rehnin sağladığı güvence, tescilde belirtilen rehin tutarı ve derecesi ile sınırlıdır. Rehin, sırada kendisinden önce gelecek olanın miktarının tescilde belirtilmesi kaydıyla ikinci veya daha sonraki derecede de kurulabilir. 

Rehin sözleşmesinde sonraki sırada yer alan rehinli alacaklılara boşalan dereceye geçme hakkı verilebilir. Rehin sözleşmesi dışında bir sözleşme ile bu hakkın tanınması hâlinde sözleşmenin geçerliliği, Sicile tescil edilmesine bağlıdır. 

 

REHİN SÖZLEŞMESİ TARAFLARININ HAK VE YÜKÜMLÜLÜKLERİ 

 Kanunun 12. Maddesi rehin sözleşmesi taraflarının hak ve yükümlülüklerine ilişkindir. Bu maddede hükümlere aykırı olmamak kaydıyla tarafların hak ve yükümlülüklerini düzenleyebileceği öngörülmüştür. Bunun yanında aynı maddede aşağıda yazılı hükümler emredici olarak sayılmıştır. 

 

  1. Zilyed, rehinli taşınırın değerini koruyacak gerekli tedbirleri almakla yükümlüdür. Zilyed, rehinli taşınırın değerini düşüren davranışlarda bulunursa; alacaklı, hâkimden bu gibi davranışları yasaklamasını isteyebilir. Alacaklıya, gerekli önlemleri almak üzere hâkim tarafından yetki verilebileceği gibi; gecikmesinde tehlike bulunan hâllerde alacaklı, böyle bir yetki verilmeden de gerekli önlemleri kendiliğinden alabilir.  
  1. Hakları zarar görenler önlem için yapmış olduğu giderlerin tazminini zarara sebep olanlardan isteyebilir. 
  1. Rehin alacaklısı, rehin veren ya da üçüncü bir kişinin zilyetliğinde bulunan rehne konu taşınır varlığı denetleme hakkına sahiptir. 
  1. Rehin veren, rehin konusu taşınır varlıkların değerini rehin alacaklısı aleyhine azaltan tasarruflarından doğan zararları tazmin etmekle yükümlüdür.  
  1. Rehin veren, rehinli taşınır varlığın devri ile alacağın devrini Sicile tescil ettirmekle yükümlüdür. 

 

 

whatsappdestek iletişim iletişim