Hafta İçi : 09:00-18:00
·

REHİN AÇIĞI BELGESİ

“Rehin açığı belgesi” iflas veya haciz yoluna başvurulabilmesi için icra müdürü tarafından verilen bir belgedir. Bu belge, bir taşınmazın ipotek edilmesine rağmen satış tutarının alacakları karşılamadığı durumlarda kullanılır. Alacaklılar, borçlarının tamamen veya kısmen ödenmediği durumlarda bu belgeyi alabilirler.

Rehin açığı belgesi, alacaklıya, rehinli malın satışından elde edilen gelirin borcu karşılamadığını belirten “borç ödemeden aciz” belgesi niteliğinde bir belgedir. Bu durumda, alacaklının, borcunu tahsil etmek için alternatif yollara başvurması gerekebilir. Bu yollar genellikle haciz veya iflas yoluyla takip etmeyi içerir.

Rehin açığı belgesi, yalnızca rehin verenin borçtan şahsen sorumlu olduğu durumlarda verilir. Eğer rehin veren borçtan şahsen sorumlu olmayan üçüncü bir şahıssa, rehin açığı belgesine dayanarak bu üçüncü şahıs hakkında haciz veya iflas yoluna başvurulamaz.

Bu durumda, rehin veren kişi borcunu ödeyemediğinde, ipotekli taşınmazın satışından elde edilen gelir alacakları karşılamadığında, alacaklılar rehin verene karşı taleplerini ileri sürebilirler. Ancak üçüncü bir şahıs olan rehin verenin kişisel varlıklarına haciz veya iflas yoluyla takip yapılamaz.

İcra ve İflas Kanunu’nun 16/2 maddesi gereğince, rehin açığı belgesinin verilmesi veya verilmemesi durumunda hakların yerine getirilmemesi söz konusu olabilir. Bu madde, icra müdürünün belirli hukuki işlemleri gerçekleştirmemesi veya haksız şekilde gerçekleştirmesi durumunda şikâyet yolunu açar.

İcra müdürü, rehin açığı belgesini verme koşulları gerçekleştiğinde bu belgeyi alacaklıya vermekle yükümlüdür. Ancak koşullar gerçekleşmediği halde bu belgenin verilmesi veya koşullar gerçekleştiği halde belgenin verilmemesi, hukuki hakların ihlali anlamına gelir ve alacaklı süresiz şikâyette bulunabilir.

Bu durumda, alacaklı belirli bir süre içinde icra müdürünün verdiği haksız kararı veya vermediği gereken kararı şikâyet edebilir. Şikâyetin sonucunda ilgili merci, durumu değerlendirerek haklı görürse icra müdürünün eylemlerini düzeltebilir veya yaptırım uygulayabilir.

İcra ve iflas kanununda geçici rehin açığı belgesi (iik.m.150f) ve kesin rehin açığı belgesi (iik.m.152) olmak üzere iki çeşit rehin açığı belgesi düzenlenmiştir.

GEÇİCİ REHİN AÇIĞI BELGESİ

İcra ve İflas Kanunu’nun 150/f maddesi gereği, alacağı rehinle güvence altına alınan bir alacaklı öncelikle rehinin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapmak ve bu takibi sonuçlandırmak zorundadır. Ancak bu süreçte borçlunun mallarını kaçırması veya diğer alacaklıların borçluya ait malları haczederek öncelik kazanmaları mümkündür.

Bu nedenle, rehinli taşınmazın değeri rehinli alacağı karşılamayacak duruma geldiğinde, icra müdürü tarafından alacaklıya “geçici rehin açığı belgesi” verilir. Bu belge, rehinli malın satışından elde edilecek gelirin alacağı karşılamayacağını belirtir ve alacaklının takibini sürdürmek için diğer yolları kullanmasına izin verir.

Geçici rehin açığı belgesi, kıymet takdirinin kesinleşmesinden sonra alacaklının talebi üzerine verilir. Bu belge, rehinli malın değerinin rehinli alacağı karşılamadığını gösterir ve alacaklının diğer takip adımlarını atabilmesine olanak sağlar.

Alacaklı, geçici rehin açığı belgesine dayanarak aynı dosya üzerinden borçlunun diğer mallarının haczedilmesini talep edebilir. Yani, rehinli malın değeri alacak miktarını karşılamadığında alacaklının diğer varlıklarını haczetmek için bu belgeyi kullanabilir. 

Ayrıca, diğer alacaklılar tarafından koyulan hacze de icra ve iflas kanununun 100. maddesi uyarınca iştirak edebilir. Bu durumda, diğer alacaklıların koyduğu haciz üzerindeki haklarını korumak ve paylaşımdan yararlanmak amacıyla alacaklı, ilgili yasal düzenlemeler çerçevesinde iştirak talebinde bulunabilir.

Geçici rehin açığı belgesine sahip olan alacaklı, rehinli malın satışından elde edilen gelirin alacağın karşılanmayan kısmını kesin olarak belirlenmeden haczettirdiği malların satışını talep edemez. Bu durumda, rehinli malın satışından elde edilen paradan alacaklıya düşen miktar, rehin açığının kesin olarak belirlenmesine kadar icra dairesinde saklanır.

Rehin açığı belgesi bedava ve pulsuz olarak düzenlenir ve genellikle iki nüsha olarak hazırlanır. Bir nüsha alacaklıya verilirken, diğer nüsha dosyaya konulur. Uygulamada bu belgeler için basılı örnekler kullanılmaktadır.

Bu belge, alacaklıya rehinli malın satışından elde edilen gelirin alacağın tamamını karşılamadığını göstermektedir. Bu nedenle, rehinli malın satışı tamamlandıktan sonra alacaklıya düşen miktarın kesin olarak belirlenmesi ve dağıtımının yapılması gerekmektedir.

KESİN REHİN AÇIĞI BELGESİ

Rehinli taşınmazın satışı durumunda, alacaklıların alacağına derece itibariyle önceliği olan diğer rehinli alacakların tutarından fazla bir bedelle alıcı çıkmaması veya satış tutarının takip edilen alacağı karşılamaması durumunda, alacaklının bütün veya geri kalan alacağı için “kesin rehin açığı belgesi” verilir.

Kesin rehin açığı belgesi, icra ve iflas kanununun 68/1 maddesi uyarınca borç ikrarının içeren bir senet niteliğindedir. Bu belge, alacaklının rehinli malın satışından elde edilen gelirin alacağını karşılamadığını kesin olarak belirtir.

Kesin rehin açığı belgesi, alacaklının borçluyu takip etmesini kolaylaştıran bir belgedir. Alacaklının, bu belgeye dayanarak diğer takip adımlarını atabilmesi mümkün olur. Ancak rehin açığı belgesi, maddi hukuk açısından alacağın kesin delili olarak kabul edilmez. Yani, sadece belirli bir durumu gösteren bir belge olarak kullanılır ve alacağın varlığını kesin olarak kanıtlamaz.

KESİN REHİN AÇIĞI BELGESİNİN SADECE TAKİPTE BULUNAN ALACAKLIYA MI YOKSA ALACAĞI KARŞILANAMAYAN TÜM REHİNLİ ALACAKLILARA MI VERİLECEKTİR ?

İcra ve İflas Kanunu’nda kesin rehin açığı belgesinin hangi alacaklılara verileceği konusunda bir açıklık bulunmaktadır. Doktrinde rehinin satılmamış olması halinde sadece takipte bulunan alacaklı ile aynı derecede bulunan veya derece itibariyle sonra gelen alacaklılara da rehin açığı belgesi verilmesi gerektiği ileri sürülmektedir.

###########################################################################

Kesin rehin açığı belgesinin verilebilmesi için borçlunun icra takibine itiraz etmemiş veya itirazın reddedilmiş ya da kaldırılmış olması gerekir. Bu yüzden icra takibinde bulunmamış olan diğer rehin alacaklılarına verilen rehin açığı belgesi, sadece alacağın rehinle güvence altına alındığını gösterir nitelikte bir belgedir. Bu belge, borç ikrarını içeren bir senet niteliğinde değildir.

İpotek alacaklısı, kesin rehin açığı belgesine dayanarak, borçlu hakkında “haciz” veya “iflas” yoluyla takip yapabilir. Bu belge, rehinli malın satışından elde edilen gelirin alacağın tamamını karşılamadığını gösterdiği için alacaklının borçlu üzerinde takip yapma hakkını sağlar.

Ancak, eğer ipotek üçüncü bir şahıs tarafından verilmişse, yani ipoteği veren kişi veya kurum üçüncü bir şahıssa, kesin rehin açığı belgesi ile üçüncü şahıs hakkında takip yapılamaz. Çünkü üçüncü şahsın sorumluluğu, ipotekli taşınmazın değeri ile sınırlıdır.

Rehin açığı belgesi, alacaklıya takip yetkisi sağlar ancak icra ve iflas kanununun 277. maddesinde düzenlenen “iptal davası” açma hakkını vermez. İptal davası, alacaklının alacağını tahsil etmek amacıyla takip yaparken, borçlu veya diğer ilgili tarafın hukuki hatalarını veya usulsüzlüklerini gidermek için açılan bir davadır.

Ancak, rehin açığı belgesine dayanarak yapılan takip sonucunda alacak tamamen tahsil edilemezse, alacaklıya “borç ödemeden aciz belgesi” verilir. Bu belge, alacaklının borçlunun ödeme gücü olmadığını ve borcun tahsil edilemeyeceğini resmi olarak belgeleyen bir belgedir. Bu belgeye dayanarak alacaklı, diğer yolları deneme veya takip sürecini devam ettirme hakkına sahip olabilir.

Kesin rehin açığı belgesi almış olan ipotek alacaklısı, satış yapılmış ise satışın kesinleşmesinden sonra, eğer satış yapılmamış ise artırma gününden itibaren 1 yıl içerisinde haciz yoluyla takipte bulunursa borçlu tarafa ödeme emri veya icra emri tebliği gerekmeyecektir. (İİK.M.152/3) Fakat İİK.M.152/3 uyarınca rehin açığı belgesi alan ipotek alacaklısı, iflas yoluyla takip yaparsa eğer borçlu tarafa ödemem ve icra emri göndermesi zaruri olacaktır. Bu noktada farklı hukuki görüşlerin olduğunu bilmek gerekmektedir.

1 yıllık süre geçtiği durumda, borçlu tarafa ödeme ve icra emri tebliğ edilmesi gerekmektedir. Rehin açığı belgesi ilamsız takip sonrasında alınmışsa ödeme emri, ilamlı takip sonrasında verilmişse icra emri tebliğ edilir.

Bu konudaki yasal düzenlemeler ve yargı içtihatları zaman içinde değişebilir. Dolayısıyla, kesin ve güncel bilgilere ulaşmak için ilgili mevzuatı incelemek ve bir hukuk uzmanına danışmak önemlidir. Konu ile ilgili profesyonel bilgi almak için bize ulaşabilirsiniz.

Tel: +90 216 349 44 85

GSM: +90 532 302 03 17

E-mail: [email protected]

Sitemizde yayınlamış olduğumuz güncel makalelere buradan ulaşabilirsiniz. 

KAYNAKÇA:

-Türk Hukukunda İpotek ve Uygulaması- Yavuz Selim Şener KAZANCI HUKUK YAYINLARI 2. BASKI

Önceki YazıSonraki Yazı
whatsappdestek iletişim iletişim