Hafta İçi : 09:00-18:00
·

Korona Virüs – Sağlık Gerekçesiyle veya Zorlayıcı Nedenle İş Akdinin Feshi

Enfekte olan işçinin hastalığının Covid-19 olması durumunda İş Kanunu m.25/I-b maddesi uygulama bulabilir. Bu durumda işverenin derhal fesih hakkı vardır. Bu maddede; “İşçinin tutulduğu hastalığın tedavi edilemeyecek nitelikte olduğu ve işyerinde çalışmasında sakınca bulunduğunun Sağlık Kurulunca saptanması durumunda” işverenin derhal fesih hakkı vardır. Ancak bunun doğabilmesi için kanundaki 3 şartın sağlanması gerekir. Yani hastalığın tedavi edilemeyecek olması (Covid-19 için kişinin özellikleri ve şu an Türk sağlık sisteminde bu tedavinin mümkün olup olmadığına göre değişmekte), işyerinde çalışmasında sakınca bulunması (Covid-19 için bu şart mevcuttur) ve bunların Sağlık Kurulu’nca saptanması gerekmektedir.

Diğer taraftan hastalığın işçinin kendi kastından veya derli toplu olmayan yaşayışından doğması ve bu sebeple doğacak devamsızlığın ardı ardına üç iş günü veya bir ayda beş iş gününden fazla sürmesi halinde aynı maddenin (a) bendi söz konusu olacaktır. Buna göre: “İşçinin kendi kastından veya derli toplu olmayan yaşayışından yahut içkiye düşkünlüğünden doğacak bir hastalığa yakalanması veya engelli hâle gelmesi durumunda, bu sebeple doğacak devamsızlığın ardı ardına üç iş günü veya bir ayda beş iş gününden fazla sürmesi durumunda süresi belirli olsun veya olmasın işveren, aşağıda yazılı hallerde iş sözleşmesini sürenin bitiminden önce veya bildirim süresini beklemeksizin feshedebilir.” Bu hal günlük hayatta işçinin, işverenin salgın hastalığa karşı öngördüğü, zorunlu kıldığı hiçbir önlemi almaması veya bu konuda korumanın sağlanması için işçiye sağladığı ekipman ve tıbbi malzemelerin tüm uyarılara rağmen kasten kullanmamasından dolayı enfekte olması şeklinde gerçekleşebilir. Öyleyse belirtilen hususların gerekçe gösterilerek fesih imkânını işverene tanımak gerekir. Şunun da altını önemle çizmek gerekir ki bu kastın varlığını işveren ispatlamak zorundadır.

Şayet bu şartlar sağlanmadığı takdirde İş Kanunu m. 25/III’e bakmak gerekecektir. İşçinin çevresinde meydana gelen ve onu bir haftadan fazla süre ile çalışmaktan alıkoyan bir zorlayıcı nedenin ortaya çıkması halinde, işveren bir haftalık süre geçtikten sonra iş akdini haklı nedenle feshedebilir. Bu durumda zorlayıcı neden işyerinde değil, işçinin çevresinde meydana gelmektedir ve bunun sonucunda işçi kusuru olmaksızın geçici ifa imkansızlığı nedeniyle iş görme borcunu yerine getirememekte ve iş akdi askıya alınmaktadır. Örneğin salgın hastalık nedeniyle bölgenin dışına çıkışın yasaklanması İş Kanunu 25/III anlamında zorlayıcı neden sayılır. Şu anda Covid-19 hastası ve şüphelisi kişilere uygulanan karantina şartları da bu kapsamda değerlendirilebilecektir.

Enfekte olmuş bir Covid-19 hastası için zorlayıcı nedenin işyerinden değil işçiden kaynaklanmış olması gerekir. Yani işyerindeki işin bir hafta süre ile durmasını gerektirecek olması durumunda İş Kanunu m.24/III’e göre işçinin fesih hakkı doğacaktır. Zorlayıcı sebep işçiden kaynaklanıyorsa fesih için devamsızlığın bir haftadan fazla sürmüş olması gerekecektir. İşveren İş Kanunu m. 40 gereğince beklenmesi gereken bir haftalık süre içinde işçiye her gün için yarım ücret ödemek zorundadır. Bir haftalık süreden sonra da işverence haklı nedenle fesih hakkı kullanılmazsa, ücret ödenmesi söz konusu olmaksızın sözleşme askıda kalmaya devam eder. Bu zorlayıcı neden devam ettiği sürece işveren derhal fesih hakkını muhafaza eder. Zorlayıcı nedenin ortadan kalkması halinde işveren işçiyi çalıştırmak zorundadır.

İlgili Yazılar

whatsappdestek iletişim iletişim