Hafta İçi : 09:00-18:00
·

İŞLEYEN NAFAKA KESİLDİKTEN SONRA BİRİKMİŞ NAFAKA ALACAĞI, DİĞER ALACAKLARLA BİRLİKTE SIRAYA GİRER. BİRİKMİŞ NAFAKA ALACAĞI İÇİN KALAN MAAŞTAN ANCAK 1/4 ORANINDA KESİNTİ YAPILABİLİR

YARGITAY 12. HUKUK DAİRESİ

 

2018/12890 Esas

 

2018/13345 Karar

 

12.12.2018 Tarihi

 

 

 

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından borçlu aleyhine başlatılan nafaka alacağına ilişkin ilamlı takipte borçlunun icra mahkemesine başvurarak yaşlılık aylığının tamamı üzerine konulan haczin 1/4’ünün kaldırılmasına karar verilmesini talep ettiği, mahkemece; takip dayanağının … Aile Mahkemesinin 2011/789 E. – 2011/807 K. sayılı ilamı olduğu, icra dosyasında nafakaya ilişkin talepte bulunulduğu ve 5510 sk 93 md uyarınca nafaka borçlarının istisna olarak kabul edilmesi gerektiğinden bahisle şikayetin reddedildiği, anılan kararın borçlu tarafından temyizi neticesinde Yargıtay 8. H.D.’ nin 08.09.2015 tarih, 2015/15415 Esas ile 2015/15803 Karar sayılı ilamı ile “… İşleyen nafaka kesildikten sonra birikmiş nafaka alacağı diğer alacaklarla birlikte sıraya girer. Birikmiş nafaka alacağı için kalan maaştan ancak 1/4 oranında kesinti yapılabilir. Borçlunun iddia ettiği … haciz kesintisi tarihi daha önce ise, bu kesinti bittikten sonra birikmiş nafaka için kesintiye başlanır. Açıklanan kurallar doğrultusunda karar verilmesi gerekirken, Mahkemece, yazılı gerekçeyle şikayetin reddine karar verilmiş olmasının isabetli olmadığı” gerekçesiyle bozulduğu anlaşılmaktadır.
Bozma sonrasında, tarafları aynı olan ve borçlunun bozmaya konu şikayetten sonra yapmış olduğu ‘yaşlılık aylığı üzerine konulmuş haczin 3/4’ünün kaldırılması’ talebini içeren aynı mahkemenin 2017/265 Esas sayılı dava dosyası işbu dava dosyası ile birleştirilmiş olup, mahkemece verilen son karar ile; “… sistemden anlaşıldığı kadarıyla cari nafaka miktarı gözetildiğinde kalan maaşından kesinti yapılmadığı anlaşılmakla şikayetin bu gerekçeyle reddedilmesi gerekir ise de; dosyaya sunulan … 12. Aile Mahkemesinin 2014/889 E. 29/11/2017 tarihli ara kararı ile şikayete konu emekli maaşının 05/11/2014 tarihinden itibaren geçmişe yönelik olarak tedbiren sonlandırılmasına karar verildiğinden şikayet konusuz kalmakla karar verilmesine yer olmadığına dair karar vermek gerekmiş ancak yukarıda açıklanan gerekçelerle şikayet olunan tarihe göre; davacı taraf dava açmaya sebebiyet vermekle ve davasında haksız olduğu…’ gerekçesiyle ‘asıl dava ve birleşen dava yönünden yargılama giderlerinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına” şeklinde hüküm kurulmuştur.
Mahkemece, Yargıtay bozma ilamına uyulmasına karar verilmesi halinde (HMK’nin 373. maddesi) mahkeme artık bu uyma kararı ile bağlıdır. Bozmaya uyulmakla, bozma, lehine olan taraf yararına usulü kazanılmış hak doğmuş olur (HGK 2010/9-71 E. – 2010/87 K.)
Somut olayda; anılan bozma ilamı sonrası, mahkemece bozma ilamına uyulmasına rağmen ilamda belirtilen bozma sebepleri çerçevesinde işlem yapılmadığı, bozma gereklerinin yerine getirilmediği anlaşılmakla, her ne kadar, borçlu tarafından 11.12.2017 havale tarihli talep dilekçesine ek olarak mahkemeye sunulan … … 12. Aile Mahkemesi’nin 29.11.2017 tarih ve 2014/889 Esas sayılı ara kararı ile anılan yoksulluk nafakasının kaldırıldığı beyan olunmuş ise de, asıl şikayet konusunun maaş haczinin usule aykırı konulduğu gerekçesiyle kaldırılması talebinden ibaret olduğu, dosyada mevcut deliller ve temyiz tarihi itibari ile anılan maaş üzerinden haczin kalkıp kalmadığının net olarak belirlenmediği gibi mahkemece oluşturulan gerekçede de bu duruma açıklık getirilmediği görülmektedir. Hal böyle olunca, öncelikle; mahkemece asıl şikayet konusu hakkında karar verilmek suretiyle, anılan maaş üzerindeki haczin kaldırılıp kaldırılmadığına dair araştırma yapılması ve şikayet tarihi itibari ile şikayet edenin şikayetinde haklı olup olmadığı belirlenerek, tüm bu açıklanan hususların gerekçede açıkça gösterilmesi ve yine oluşacak sonuca göre de haksız olan tarafa yargılama giderleri ve vekalet ücretinin yükletilmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırmaya dayalı, denetime elverişli olmayan kararın bozulmasına karar verilmiştir.
SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK’nin 366. ve HUMK’nin 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12/12/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.

İlgili Yazılar

whatsappdestek iletişim iletişim