Hafta İçi : 09:00-18:00
·

İşçinin işine devam ederken ölümü halinde iş sözleşmesi kanun gereği kendiliğinden sona erer. İşçinin mirasçılarının ve işvereninin ayrıca fesih bildiriminde bulunmalarına gerek yoktur. İşçinin ölümü halinde işverenin ölüm tazminatı ödeme yükümlülüğü bulunduğuna ilişkin borçlar kanunumuzda düzenleme yer almaktadır.

Türk Borçlar Kanunu MADDE 440 –“ Sözleşme, işçinin ölümüyle kendiliğinden sona erer. İşveren, işçinin sağ kalan eşine ve ergin olmayan çocuklarına, yoksa bakmakla yükümlü olduğu kişilere, ölüm gününden başlayarak bir aylık; hizmet ilişkisi beş yıldan uzun bir süre devam etmişse, iki aylık ücret tutarında bir ödeme yapmakla yükümlüdür”

İşveren, işçinin sağ kalan eşine ve ergin olmayan çocuklarına, yoksa bakmakla yükümlü olduğu kişilere, ölüm gününden başlayarak 1 aylık, hizmet ilişkisi 5 yıldan uzun süre devam etmişse, 2 aylık ücret tutarında bir ödeme yapmakla yükümlüdür. ‘Ölüm Tazminatı’ olarak nitelendirilen bu ödeme işçinin ölümü halinde uygulanacaktır.

ÖNEMLİ !!! Borçlar kanunu kapsamı dışında yer alan 4857 sayılı İş Kanunu ile Deniz İş Kanunu ve Basın İş Kanunu kapsamındaki işçilerin ölümleri halinde de bu ödemenin yapılması gerekip gerekmediği noktasında öğretide tartışmalar bulunmaktadır.  Bu noktada profesyonel bir hukuki danışmanlık almanız tavsiye olunur.

Ölüm tazminatına hak kazanılabilmesi için işçinin belirli bir kıdeme sahip olması gerekmemektedir. İşe yeni başlayan bir işçinin ölümü halinde de, hatta sözleşmenin deneme süreli olup işçinin deneme süresi içinde iken ölümü halinde de bu tazminatın ödenmesi gerekir. Buna karşılık işçinin kıdemi ödenecek tazminatın miktarı bakımından önem taşımaktadır. Gerçekten işçinin kıdeminin 5 yıldan uzun sürmesi halinde ödenecek ölüm tazminatı iki aylık ücretinden az olamayacaktır. Kuşkusuz bu miktarlar en az miktarı göstermekte olup, hükmün nispi emredici niteliği nedeniyle tarafların hizmet sözleşmesine koyacakları bir hükümle bunu artırmaları mümkün olduğu gibi toplu iş sözleşmeleri ile de bu miktarın artırılması mümkündür.

Bu ödemenin yapılması bakımından sözleşmenin türünün bir önemi bulunmamaktadır. Belirli süreli iş sözleşmeleri de ölüm ile son bulduğunda bu ödeme yapılacaktır. Belirli süreli iş sözleşmeleri de ölüm ile son bulduğunda bu ödeme yapılacaktır. Aynı şekilde kısmi süreli iş sözleşmesi, çağrı üzerine iş sözleşmelerinde de bu ödemenin yapılması gerekir.

Kanaatimize göre bu ödemenin temel ücret üzerinden ödenmesi gerekir. Ayrıca bu konuda kıdem tazminatında olduğu gibi bir tavan bulunmadığı için ücretin yüksekliği önem taşımaz.

Son olarak daha önce de belirtildiği gibi ölüm tazminatı öncelikle varsa işçinin eşi ve ergin olmayan çocuklarına, bunların bulunmaması halinde ise bakmakla yükümlü olduğu kişilere ödenecektir. Hem eşin hem de ergin olmayan çocukların bulunması halinde ölüm tazminatının söz konusu kişilere eşit olarak ödenmesi isabetli olacaktır.

Kesin ve güncel bilgilere ulaşmak için ilgili mevzuatı incelemek ve bir hukuk uzmanına danışmak önemlidir. Konu ile ilgili profesyonel bilgi almak için bize ulaşabilirsiniz.

Tel: +90 216 349 44 85 GSM: +90 532 302 03 17

E-mail: [email protected]

Sitemizde yayınlamış olduğumuz güncel makalelere buradan da ulaşabilirsiniz. 

Web sitemizde yer alan bu ve benzeri bilgiler öneri, tavsiye veya hukuki mütalaa değildir. Yazarımız veya büromuz bu sitede yer alan çözümlere, bilgilere, metinlere veya yayınlara dayanılmasından, kullanılmasından hareketle zarara uğranmasından dolayı sorumluluk kabul etmez.

 

İlgili Yazılar

whatsappdestek iletişim iletişim