Hafta İçi : 09:00-18:00
·

Türk Ticaret Kanunu’nda belirlenmiş olan şekil şartlarına uygun olarak düzenlenip bir bankaya hitaben yazılmış kıymetli evrak türlerinden biridir çek. Senedin içerisinde “çek” kelimesinin veya senet başka dilde yazıldıysa Türkçe karşılığı “çek” olan kelimenin mutlaka senet metninde geçmesi gerekir!

Öncelikle çekin unsurlarından bahsedecek olursak; çeki düzenleyen keşideci, çeki ödeyecek olan banka şubesi muhatap, çeki elinde bulunduran kişi(alacaklı)  hamil, kıymetli evrakın mülkiyet değiştirmesinde kullanılan usul ciro, emre yazılı senedi ciro eden kişi ciranta, keşideci lehine verilen kişisel teminat aval, aval veren kişi avalisttir. Çek üzerinde mutlaka muhatap bankanın ticari ünvanı, ödeme yeri, düzenleme tarihi ve yeri, düzenleyenin imzası bulunmalıdır! Ödeme yeri gösterilmemişse, muhatap bankanın ticaret ünvanının yanında gösterilen yer ödeme yeri sayılır.

Çek ödemesini almak için çek hesabının bulunduğu şubeye, muhatap bankanın başka bir şubesine ve takas odasına “ibraz” edilebilir. Ödeme için mutlaka muhatap bankaya sunulmalıdır. Muhatap banka dışında başka bir bankaya ibraz edilememekle beraber çek takas odasına ibraz edilirse bu durum “ödeme için ibraz” yerine geçmektedir.

Çekte kabul söz konusu değildir ve TTK m.707’ye göre görüldüğünde ödenir.  Muhatabın yapacağı ciro batıldır. Çekin SAHTE veya TAHRİF edilip edilmediğini kontrol etmekle banka mükelleftir. Bankanın sahte veya tahrif edilmiş bir çeki ödemesinde, keşidecinin kanuna aykırı bu fiilin işlenmesinde herhangi bir kusurlu davranışları yoksa, sorumluluk bankanın özen sorumluluğu kapsamında bankada kalacaktır. TTK m.711’e göre keşideci çekin kendisinin veya üçüncü bir kimsenin elinden rızası olmaksızın çıkmış olduğu iddiasında ise , muhatabı çeki ödemeden men edebilir. Muhatap banka bu talebe kesinlikle uymalıdır. Böyle bir yasağa rağmen ödemede bulunan banka, ağır kusurlu bir davranışının sonuçlarına katlanmak zorundadır.

Kural olarak çekte vade olmamakla beraber çekin düzenleme tarihine ileri bir tarih yazılması yoluyla “vadeli çek” türü ortaya çıkarılmıştır. Çekin ibraz edildiği ve düzenlendiği yer ibraz süreleri açısından önem arz etmektedir. İbraz süresi çekin üzerinde yazılı düzenleme tarihinin ertesi günü başlar. Çek düzenlendiği yerde ödenecekse 10gün,  düzenlendiği yerden başka ama aynı kıtada ödenecekse 1ay, ayrı kıtalarda ibraz edilip ödenecekse 3ay içinde ibraz edilmelidir. Çek bu süreler içerisinde ibraz edilmezse düzenleyenin çekten cayma hakkı doğar ve düzenleyene karşılıksız çek hükümleri uygulanmaz. Banka düzenleyen çekten caymamışsa ilk 6 ay içerisinde isterse ödeme yapabilir. Çek düzenleme gününden önce bankaya ibraz edilse dahi ödeme gününde ödenmesi gerekir. Ödeme günü geldiğinde bankada bulunan tutar çek tutarının tamamını karşılamıyorsa, bankada bulunan tutar ödenir. Yapılacak bu kısmı ödemeyi kabul etmeyen alacaklı temerrüde düşer ve reddettiği miktar oranında müracaat hakkını kaybeder.

29 Ocak 2018 tarihinden itibaren bankaların süresinde ibraz edilen her çek yaprağı için karşılığının bulunmaması halinde ödemekle yükümlü oldukları tutar 1.410 TL’den 1.600 TL’ye artırıldı. Çekin, üzerinde yazılı baskı tarihinden itibaren beş yıl içinde ibraz edilmemesi hâlinde, bankanın karşılıksız çeklerle ilgili ödemekle yükümlü olduğu tutara ilişkin sorumluluğu sona ermektedir. Süresinde ibraz edilen bir çek yaprağı için banka sorumluluk tutarının ibraz sırasında istenmemiş olması sonradan istenmesine engel teşkil etmemekte olup, bankaların hamile karşı banka sorumluluk tutarından kaynaklı borçları hakkında 10 yıllık genel zamanaşımı süresi bulunmaktadır. 

Düzenleyenin çekten cayma hakkı ibraz süresi geçtikten sonra mümkündür. İbraz süresi içerisinde bankaya verilen ödeme yetkisi bu şekilde geri alınsa dahi bu beyan ibraz süresi dolduktan sonra hukuki sonuç doğurur. Cayma hakkının kullanılmasından sonra artık bankanın takdir yetkisi yoktur ve hamile ödeme yapamaz.

Karşılıksız Çek

Uygulamada sıkça karşılaşılan durumlardan birisi çekin karşılıksız çıkmasıdır, yani çekin bankada nakit karşılığının bulunmamasıdır. Bu durumda çekin üzerine banka tarafından “karşılıksız” olduğu yazılarak hamiline iade edilir. Bankada karşılığı kısmen veya tamamen bulunmayan çek düzenleyen kişi, çekin karşılıksız kalan bedelinin yüzde onunu ilave olarak ödemekle ve hamilin bu yüzden uğradığı zararın tamamını tazmin etmekle yükümlüdür.

Hamilin kısmen veya tamamen ödememe halini resmi bir belge olan Protesto, bankanın ibraz gününü de gösteren çek üzerine yazacağı tarihli beyanı veya takas odasının çek vaktinde teslim edildiği halde ödenmediğini gösteren tarihli bir beyanıyla saptaması gerekir. İbraz eden kişi ile banka yetkilisi karşılıksızdır işlemini  birlikte imza altına almalıdır, hamil imzalamaktan  çekinirse karşılıksızdır işlemi yapılmaz.

Çekte takas odasıyla ilgili son yapılan düzenlemeler doğrultusunda sorunlarla karşılaşılmaktadır. Çekin hesabın bulunduğu bankadan başka bir bankaya ibraz edilmesi halinde çek takasa gitmiş olur. Aslında bu durumda yapılan işlem teknik olarak “ibraz cirosudur”. Çekin takasa gitmesinden sonra artık çeki ibraz eden takas odası olan bankadır. 5941 Sayılı kanunun 3.maddesine göre çekin karşılıksız olarak yazılabilmesi için “hamil” tarafından ibraz edilmesi gerektiği düzenlenmiştir. Takas odasında çeki ibraz eden hamil banka olduğu için karşılıksız talebini yapacak olanda ibraz eden hamildir. Yine 5941 sayılı kanunun 8.maddesine göre de takas odaları aracılığıyla ibraz edilen çekin, hesapta yeterli karşılığının olmadığının belirlenmesi hâlinde muhatap banka tarafından, hesapta bulunan kısmî karşılık tutarı, çeki ibraz eden hamil lehine onbeş gün süreyle bloke edilir. Bu açıklamalar doğrultusunda takas odasının yaptığı işlem karşılıksız işlemi değildir ve bu çekler karşılıksız çek düzenlemek suçunun konusu olamaz.

  • YARGITAY 12. HUKUK DAİRESİ E. 2013/19740 K. 2013/29620 T. 23.9.2013; “..6762 Sayılı T.T.K.nun 710. maddesine göre çekin takas odasına ibrazı, ödeme için ibraz yerine geçer. Resmi Gazetenin 17 Nisan 1998 tarihli nüshasında yayımlanan, Bankalararası Takas Odası Merkezi Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 7. maddesinin 7. fıkrasında; “elektronik ortamda işlem yapan takas odalarında, muhatap bankalara fiziken ibraz edilmeyen çekler için birbirlerine vekalet vererek hesabın tasfiye edilmek amacıyla işlem yapacak bankalar, bankalararası takas odaları merkezi yönetim kurulunca hazırlanan protokolü imzalamak suretiyle bu faaliyetlere katılabilirler hükmü yer almaktadır. Somut olayda takip alacaklısı Akbank T.A.Ş., yukarda belirtilen yönetmelik hükmü gereği ibraz işlemini muhatap banka adına vekaleten yapmaktadır. Bu durumda takip alacaklısı Akbank T.A.Ş., aynı zamanda muhatap banka durumunda değildir. Hal böyle olunca, geçerli bir ibraz olup, takip yapan banka yetkili hamil konumundadır..”
  • YARGITAY HUKUK GENEL KURULU E. 2014/19-774 K. 2016/427 T. 30.3.2016; “..5941 Sayılı Kanun’un 8/4. maddesi hükmünün uygulanması gerektiği sonucuna varılması halinde ise çeklerin takas odaları aracılığıyla ibraz edilmesinin muhatap bankanın sorumluluk tutarını ödeme yükümlülüğünü ortadan kaldırmayacağı hükmünden hareketle çek aslının bankaya bırakılması halinde bankanın sorumluluk tutarını ödeme yükümlülüğünün söz konusu olacağı gözetilerek yapılacak araştırma ve inceleme sonucunda bir karar verilmesi gerekecektir.”
  • İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 15.CEZA DAİRESİ E.2017/2320 K. 2017/1865 T. 22.06.2017 ; “..Dosya içerisinde bulunan çek fotokopisinin incelenmesinde şikayetçi şirketin çeki bankaya ibraz eden hamil olmadığı, ilk ciranta olduğu, çeki bankaya ibraz edenin son  ciranta  olduğu, çekin karşılıksız çıkması üzerine ciro silsilesi içerisinde çekin şikayetçi şirkete geri döndüğü ve bu şekilde hamil konumuna geldiği anlaşılmıştır. Bu durumda şikayetçi şirketin fiili öğrenme tarihi, çekin karşılıksız işlemine tabi tutularak kendisine geri döndüğü tarihtir ve şikayet hakkı bulunmaktadır. Bu husus gözetildiğinde, ilk derece mahkemesince müşteki şirketin yetkili hamil olmadığı kabul edilerek şikayet dilekçesinin reddine karar verilmek suretiyle, CMK 230. maddesine aykırı olarak yetersiz ve yasal olmayan gerekçe ile karar verilmesi,   Yasaya aykırı ve istinaf başvurusunda bulunan müşteki vekilinin istinaf nedenleri yerinde görülmüş olduğundan hükmün CMK'nın 289/1-g ve 280/1-b maddeleri uyarınca BOZULMASINA,  dosyanın yeniden incelenmek ve hükmolunmak üzere hükmü bozulan ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE..” Bu kararla birlikte istinaf mercii tarafından karşılıksız çek davasını ilk cirantanın açması öngörülmüştür.

Karşılıksız işleminin yapılmasından itibaren 6 ay içerisinde hamilin talepte bulunması üzerine, çek hesabının sahibi gerçek veya tüzel kişi hakkında İcra Ceza Mahkemesi’ne yapılan başvuruyla “çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağı” kararı verilir. Hakkında bu şekilde karar verilmiş kişi elindeki bütün çek yapraklarını ait olduğu bankalara iade etmekle yükümlüdür. Çek bedelinin çekin üzerinde yazılı bulunan düzenleme tarihine göre kanuni ibraz tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte ödenmesi halinde çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağı kaldırılır.

Ticaret hayatının vazgeçilmez bir unsuru haline gelen çeklerle ilgili detaylı bilgi almak için veya yaşadığınız mağduriyetlerin olması halinde bunlarla ilgili yardım için her zaman bizimle iletişime geçebilirsiniz.

İlgili Yazılar

whatsappdestek iletişim iletişim