Hafta İçi : 09:00-18:00
·

Günümüzde kripto para birimlerinin işleyişlerini düzenleyen ne uluslararası ne de ulusal bir hukuki düzenleme mevcuttur. Ancak her geçen gün kripto paralar için hukuki düzenlemeler ve işbu düzenlemelerin gerekliliği konusunda adımlar atılmaktadır. Kripto para birimleri için düzenleyici kuralların olmaması, onlara varlıklarını otonom olarak sürdürebildikleri alanlar sunmakta ve hukuksal düzenlemelerden bağışık özerk yapılarmış algısı oluşturmaktadır. Fakat bu durum geçicidir, çünkü hem uluslararası kuruluşlar hem de birçok devletin ilgili kurumları, bu yapılara ilişkin hukuksal düzenleme arayışlarına devam etmektedir. Çünkü devletler ister istemez kripto paralarla işlenen suçları yargılama yapmak durumunda kalmaktadır. Hukuki düzenlemenin bulunmaması, kripto para kullanılarak işlenen suçlarda failin ceza almaması şeklinde sonuç doğurabilir. Bu durum da hem devletin egemenliği hem de mağdurların hak arama hakkını zarara uğratır. Aynı zamanda ilerdeki olası failleri cesaretlendirir.

Kripto para birimleri için hukuksal düzenlemelerin yokluğu, onların varlıklarını sürdürmelerini de riske atmaktadır. Bu sistemlerin geniş kesimlerce kabulü, biraz daha istikrarlı yapılara kavuşmalarına ve mevcut hukuki belirsizlikten kurtulmalarına bağlı görünmektedir. Bu sebeplerle bazı uluslararası kuruluşlar ve ülkeler kripto para birimleri için hukuki düzenleme arayışına girmişlerdir.

  • OECD (Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü)

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü 2014 yılında hazırlattığı “Bitcoin Sorunu: Para birimine karşı Güvensiz Transfer Teknolojisi” adlı çalışma notunda, Bitcoin örneğinde kripto para birimi konusunu ele almıştır.

Kripto para birimlerinin işleyişinin Bitcoin örneği üzerinden anlatıldığı raporda, kripto para birimlerinin hiçbir zaman seçenek bir yasal ödeme aracı olamayacakları öne sürülmektedir. Bunun gerekçesi ise, insanların vergilerini ödemek zorunda oldukları ve bunun da ancak hükümetlerin kontrolündeki merkez bankalarının veya benzeri kurumların kabul ettiği yasal ödeme aracı olan yasal para birimiyle mümkün olabileceği şeklinde belirtilmektedir.

Raporda, tüketicilerin korunması çerçevesinde kripto para birimlerinin neden olabileceği tehlikeler de yer almaktadır. Bu tehditler, piyasa uçuculuğu, oynaklığı (volatility), dolandırıcılık, alternatif diğer kripto para birimlerinin ortaya çıkması ve hukuksal düzenlemeler olarak belirtilmiştir.

Kripto para birimi sistemlerinde, vergi kaçırma ve kara paranın aklanması problemlerinin daha önemli olduğu belirtilen raporda, bu iki konuyla ilgili hukuksal düzenlemelerde, ödeme sistemleri arasında rekabeti arttıran teknolojilerin desteklenmesi; para transferlerinin söz konusu olduğu durumlarda, anonimliği engelleyici önlemlerin alınması ve tüketicilerin korunması için asgari gerekliliklerin yerine getirilmesi tavsiye edilmektedir.[1]

  • IMF (Uluslararası Para Fonu)

Uluslararası Para Fonu, 2016 yılında gerçekleşen Dünya Ekonomik Forumu’nda yayımladığı “Sanal Para Birimleri ve Ötesi: Başlangıç Değerlendirmeler” raporunda kripto para birimlerinin de içinde yer aldığı sanal para birimleriyle ilgili kapsamlı değerlendirmelerde bulunmuştur.

Raporda yapılacak hukuksal düzenlemelere ilişkin şu ilkeler önerilmektedir:

(1) Getirilecek düzenlemeler, riskleri azaltırken, teknolojik yeniliğin önünü kapatmamalıdır.

(2) Düzenlemeler, sanal para birimlerinde yaşanacak değişimlerle uyumlu ve esnek yapıda olmalıdır.

(3) Düzenleyiciler, sanal para birimlerine özgü yeni iş modellerini göz önüne almalıdır.

(4) Düzenlemeler, suç davranışlarını (kara paranın aklanması, dolandırıcılık, vs.) içermekle kalmamalı, sanal para birimi aracılarının finansal olarak güçlü olmasını da sağlamalıdır.

 (5) Düzenlemeler, sanal para birimleri ile geleneksel finansal sistem arasındaki entegrasyonu da içermelidir.

  • ECB (Avrupa Merkez Bankası)

ECB, sanal para birimleriyle ilgili ilk çalışmasını, 2012 yılı Ekim ayında “Sanal Para Birimi Şemaları” başlığıyla yayımlamıştır. ECB’nin sanal para birimleriyle ilgili ikinci çalışması “Sanal Para Birimleri – Ek Analiz” başlığıyla 2015 yılı Şubat ayında yayımlanmıştır. Bu çalışmada, sanal para birimleri ödemelere dönük yönleri ile ele alınmış ve merkez bankası perspektifine göre değerlendirilmiştir.

Raporda, sanal para birimlerine ilişkin hem ulusal hem de uluslararası yasal düzenleme arayışlarına da değinilmiştir. Buna göre, ülkeler sanal para birimleriyle ilgili olarak, (1) uyarma, (2) hukuksal durumu açıklayıcı beyanlar , (3) (gelecekte) lisanslama ve denetleme zorunluluğu getirme ve (4) yasaklama şeklinde dört farklı kategoride değerlendirilen yanıtlar vermektedirler.

  • ABD

ABD’de kripto para birimleri ile ilgili düzenlemeler, Federal hükümetin bağlayıcı bir karar almamasından dolayı eyaletler tarafından gerçekleştirilmektedir. Bu nedenle New York, Arizona, Maine, Nevada ve Vermont eyaletleri blokzinciri ve akıllı sözleşmelerle ilgili kendi yasal düzenlemelerini yapmışlardır. Milli Gelirler Dairesi (IRS), 2014 yılında yaptığı açıklamada sanal para ticaretinden kaynaklanan gelirlerin, sermaye kazançları bakımından mülk olarak değerlendireceğini belirtmiştir.

  • ALMANYA

Alman kanunlarına göre sanal para birimleri, özel para birimi olarak finansal araçlardır ve bu nedenle vergilendirme bakımından sermaye olarak değerlendirilmektedir.  Almanya Federal Finansal Denetleme Otoritesi (BaFin), Bitcoin’i, yasal ödeme aracı olan para birimiyle bağlı olmadığı için elektronik para olarak kabul etmemektedir.

Almanya’da parlamento tarafından kabul edilen ve şu anda son onay kurumu olan Federal Konsey’de beklemede olan yasa tasarısı “Spezialfonds” yani “özel fonlar” olarak adlandırılıyor. Bu tasarısı ile varlık yöneticilerinin ve kurumsal firmaların, fonlarının %20’lik kısmını dijital varlıklara yatırması yolunun açılması bekleniyor. Kripto paralar için hukuki düzenlemeler başlığı altında atılmış önemli bir adımdır.[2]

 

 

  • İNGİLTERE

İngiltere, sanal para birimlerini savunan ilk ülkeler arasındadır. 2013 yılında İngiltere Gelir ve Gümrükler İdaresi (HMRC), sanal para birimlerinin vergi kanunlarının uygulama alanına dâhil olduğunu açıklamıştır. HMRC, 2014 yılında yaptığı açıklamada Bitcoin’in özel para olduğunu ve bu nedenle sermaye kazançları vergisine tabi olmadığını belirtmiştir. 2015 yılında Hazine Bakanlığı, Bitcoin borsaları için kara paranın aklanmasıyla ilgili düzenlemelerin yapılacağını açıklamıştır. 

İngiltere yakın bir tarihte kripto para savunuculuğundan vazgeçtiğini düşündüren bir hamle yaparak dünyanın en büyük kripto para borsası olan Biance’i yasaklamıştır. İngiltere’deki Finansal Yönetim Otoritesi (FCA)  Binance internet sitesi ile ilgili bir uyarı yayımlayarak insanları kripto varlıklardan yüksek kazanç elde edebileceklerini öne süren reklamlara karşı dikkatli olmaya davet etmiştir.[3]

  • EL SAVADOR

El Salvador, dünyanın önde gelen kripto parası bitcoini resmi para birimi ilan eden ilk ülke oldu. El Salvador devlet başkanı Nayib Bukele’nin teklifiyle hazırlanan ve Kongresi’nin onayladığı yasanın 90 gün içinde yürürlüğü girmesi bekleniyor. Yeni kanunla bitcoin El Salvador’da ABD Doları gibi resmi para birimi olacak. Ülkedeki tüm işyerleri bitcoin ile yapılan ödemeleri kabul edecek. Kripto paralar için hukuki düzenlemeler başlığı altında atılmış önemli bir adımdır. [4]

  • TÜRKİYE

Türkiye’de sanal para birimlerinin yasal durumlarını belirleyici bir düzenleme bulunmamaktadır.  

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun (BDDK)  25 Kasım 2013 tarihinde yaptığı açıklamada, Bitcoin’in mevcut yapısı ve işleyişi itibariyle 6493 sayılı “Ödeme ve Menkul Kıymet Mutabakat Sistemleri, Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşları Hakkında Kanun” kapsamında olmadığı belirtilmiştir. Ayrıca bitcoinin  elektronik para olarak değerlendirilmediği ve bu yüzden gözetim ve denetiminin mümkün olmadığını açıklanmıştır. Açıklamada, Bitcoin sisteminde gerçekleşen işlemlerde tarafların kimliklerinin bilinmemesi sebebiyle, Bitcoin sisteminin yasadışı faaliyetler için uygun bir ortam olduğu belirtilmiştir. Ayrıca Bitcoin’in piyasa değerinin aşırı oynak olması, dijital cüzdanların çalınabilmesi, kaybolabilmesi veya sahiplerinin bilgileri dışında usulsüz olarak kullanılabilmesi gibi risklerin yanı sıra yapılan işlemlerin geri döndürülemez olmasından dolayı operasyonel hatalardan veya kötü niyetli satıcıların suiistimalinden kaynaklı risklere açık olduğu da belirtilmiştir.

Sermaye Piyasası Kurulu’nun (SPK) 27 Kasım 2017 tarihinde kurumlara gönderdiği Genel Mektup’ta “sanal para birimleri ile ilgili olarak Türkiye’de bir düzenleme veya tanımlama bulunmadığı ve Sermaye Piyasası Kanunu kapsamında yer alan türev araçlara dayanak teşkil edebilecek unsurlar içerisinde sanal para birimlerinin bulunmadığı dikkate alınarak, bu aşamada müşterilere yönelik sanal para birimlerine dayalı spot veya türev işlemler yapılmaması gerektiği hususunda bildirimde bulunulmasına karar verildiği bildirildi.” ifadeleri yer almaktadır.

 

[1] https://www.oecd.org/education/Education-at-a-Glance-2014.pdf Erişim tarihi 30.06.2021

[2] https://uzmancoin.com/kripto-para-yasa-tasarisi-almanya/ Erişim tarihi 01/07/2021

[3] https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-57639450

[4] https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-57415131 Erişim tarihi 01/07/2021

İlgili Yazılar

whatsappdestek iletişim iletişim